Covid-19 salgını sebebiyle teknolojik gelişmelerin gündelik hayata entegrasyonu hızlandı. Önümüzdeki süreçte iş dünyası yeniden yapılanacak ve dijitale yatırım yapan şirketler büyüyecek. Multinet Up Dijital Genel Müdür Yardımcısı Zafer Şafak Tokcanlı, bilişim haftası nedeniyle dijital dönüşümün önemine dikkat çekerek yeni normal olarak adlandırılan dönemde şirketler açısından teknoloji ve dijitalleşmenin önemini anlattı.
Corona virüs salgınıyla birlikte teknolojik çözümler ve dijital uygulamaların gündelik hayata çok daha hızlı entegre olduğunu görüyoruz. E-ticaret uygulamalarına, online ödeme teknolojilerine artan talep ve kullanıcı alışkanlıklarının hızla değişmesi ekonomide ve iş dünyasında köklü değişikliklere neden oluyor.
Multinet Up Dijital Genel Müdür Yardımcısı ve inventiv CEO’su Zafer Şafak Tokcanlı, bilişim haftası nedeniyle dijital teknolojilerin, sektörel dinamikler ve iş yapış şekilleri üzerindeki etkilerini anlattı: “Multinet Up olarak dijitalleşmeye odaklandığımız 2012 senesinden itibaren, ekosistemimizdeki tüm paydaşlarımızın dijital dönüşümüne destek oluyor, dijital dönüşüme liderlik ediyoruz. Covid-19 salgını sürecinde hep birlikte gördük ki özellikle perakende ve hizmet sektörlerinde birçok şirket yeterli dijital alt yapıya sahip olmadığı için yeni koşullara adapte olmakta zorlandı, hızlı aksiyon alamadı. Önümüzdeki günlerde de ancak teknolojiyi iş süreçlerine entegre edebilen şirketlerin bu koşullara uyum sağlamakta başarılı olabileceğini düşünüyoruz. Tabi teknoloji tek başına yeterli değil. Sürdürülebilirliğin yakalanması için sektörlerin dijital olgunluk seviyelerinin de belli bir noktaya ulaşmış olması gerekiyor. Multinet Up bu konuya çok iyi bir örnek oluşturuyor.
Biz yıllardır yemek kartı sektörünün dijitalleşmesi için çalışıyoruz. Online çalışan ilk yemek kartını, ilk online ödemeyi, ilk mobil uygulamayı sektörle tanıştırdık; 2019’da MultiPOS ile üye iş yerlerimize cep telefonlarından tamamen dijital ve temassız ödeme alma imkânı sunduk; plastik kartları ve fiziki POS cihazları tedavülden kaldırmaya yönelik ilk adımı attık. Tüm bu çalışmalarımız sektöre yön verdi. Temassız ödeme yöntemlerindeki artan genel talep ile sektörün dijital dönüşümünde önemli bir ivme elde edilmiş oldu.Mevcut müşterilerimiz işlemlerinin %85’ini kurumsal interaktif sistem servislerimizi kullanarak ya da API ile sistemlerimize direkt entegre olarak gerçekleştiriyorlar. Müşteri deneyimi alanında yapay zekâ, RPA ve bot uygulamalarını devreye aldık. Müşterilerinizin bize gönderdiği e-mailleri otomatik yanıtlayan gerekiyorsa işlemleri gerçekleştiren, içerikleri yorumlayan, müşterileri ya da bizi otomatik uyaran sistemler geliştirdik. Yapay zeka projelerimiz ile müşterilerimizin yazılı talep içeriklerinin olumsuzluk seviyelerine göre nabız durumunu atayarak müşteri memnuniyetini ölçümleyebiliyor ve buna uygun aksiyonlar alabiliyoruz. Ayrıca yine yapay zeka ile kayıp riski olan müşterilerimizin tespit edilebilmesi için 40 boyutlu müşteri data seti ile bir model oluşturduk ve bu müşterileri tutundurmak için aksiyonlar aldık. Churn oranımız zaten düşüktü ama bu hesaplamalar ile %50 oranında daha düşürdük. 2016’da tüm ar-ge faaliyetlerimizi tek çatı altında birleştirerek IT departmanımızı teknokent şirketi haline getirdik. Teknoloji şirketimiz inventiv, kartlı ve kartsız ödeme yöntemleri, mobil ödeme ve mobil uygulama çözümleri ile siber güvenlik alanlarında müşterilerinin ihtiyaçlarına özel projeler gerçekleştiriyor ve yurt dışına teknoloji ihraç ediyor.”
Tokcanlı: Dijital öncüler, müşteri beklentilerini doğru gözlemler ve inovatif değer yaratırlar
Covid-19 döneminde inovasyonun her zamankinden daha fazla önem kazandığına işaret eden Tokcanlı, “Bugüne dek kabul görmüş ve çok iyi sonuçlar üreten uygulamaların birçoğu yeni dönemde çözümsüz kalmakta. Müşteri beklentilerinin nasıl değişeceğini sadece tahmin etmek değil çok iyi gözlemleyip takip ederek, müşterinin aklında olmayanı geliştirerek inovatif değer yaratmak gerekiyor. Dijital öncülerin en önemli yetkinliği kullanıcı alışkanlıklarının gidişatını zamanında anlayabilmek. Biz, Multinet Up’ta finansal servisler platformlarına yönelik yatırımlarımız ile uzun yıllardır bu sürecin ülkemizde daha hızlı gelişmesi için öncülük ettik. 2013 yılında işletmelere sanal ödeme alt yapısı sunan Türkiye’nin ilk online ödeme hizmeti veren kuruluşu iPara’ya yatırım yaptık. Ön ödemeli kartlar tarafında 2016’da Türkiye’nin ilk ön ödemeli kartı ininal yatırımımızı gerçekleştirdik. Tüm bu yatırımlarımız sonrasında 2012’de işlem hacmimizin %90’a yakını yemek kartıyken 2019’da diğer alanlardan elde ettiğimiz hacim sebebiyle yemek kartının sağladığı oran %50’nin altına düştü. Yaşanan son gelişmelerle birlikte e-ticarete ve online ödeme teknolojilerine yönelik talebin artması bu yüzdelerin 2020’de de değişeceğini gösteriyor.”
Covid-19 sonrasında iş dünyasının birçok belirsizlikle karşılaştığını ifade eden Tokcanlı, bu belirsizliğe rağmen değer üretebilmek için veriyi anlık takip ederek çevik hareket etmenin önemine değindi ve şunları kaydetti: “Dijital platformların kullanımı arttıkça veriye erişimimiz de kolaylaşıyor. İçinde bulunduğumuz belirsizlik döneminde veriyi anlık takip edip doğru analiz ile yorumlayıp uzun vadedeki riskleri de hesaba katarak hızlı aksiyon almak, alınan kararları yeni veri ile güncelleyebilmek, şirketlerin geleceği ve başarısı için hayati önem taşıyor.”
Haberi okuduysanız şu kitap da ilginizi çekebilir: https://www.humanistkitap.com/urun/dijital-cagda-icerik-yonetiminin-kurallari
İlk yorum yapan siz olun