İyi fikirler, iyi kalplerden çıkar
Adına ister adanmışlık deyin, ister liderlik… Sosyal liderlik aşka ve insanlığa bir yolculuk… Dayanışmayı odağına koyan sosyal liderlikte, saygılı, sosyal hayata hakim, gelişime açık, sorumluluk alan ve bunu yerine getiren, güvenilir kişiler karşımıza çıkıyor. Yazar Mehmet Kızıltaş’a göre araştırmacıların yıllardır özlemle aradıkları, klasik liderlik kavramını/yaklaşımını ortadan kaldıran ve bütüncül yaklaşan yeni kavram “sosyal liderlik”tir.
Sosyal liderlik, tanım olarak hizmetkâr liderlik kavramına yakın bir noktada duruyor. Araştırmacılar hizmetkâr liderliği, çıkar gözetmeksizin insanların ihtiyaç ve beklentilerini karşılamaya adanma olarak tanımlıyor. Hizmetkârlıkla araştırmacıların vurgulamak istediği ise insanlara yol göstermek ve onları ortak bir amaç etrafında toplamak. Ancak hizmetkâr liderliğin yanıt veremediği noktaları açıklayan, günümüz dünyasına hitabeden yeni model, Kızıltaş’a göre sosyal liderliktir.
Sosyal liderlik kavramını ortaya atan Robert Greenleaf’in ilham kaynağı Hermann Hesse’nin “Doğuya Yolculuk” adlı hikâyesidir. Hesse, hikâyede bir grup insanın efsanevi yolculuğunu konu etmiştir. Hikâyenin ana karakteri Leo, olağanüstü bir varlıktır ve yaşamını hizmetkârlık yaparak devam ettirir. Ancak bir gün Leo ortadan kaybolur ve o kaybolunca karmaşa başlar. Kimse onsuz yola devam etmek istemez. Sonuçta grup, Leo’nun asıl lider olduğunu fark eder. Hizmetkâr liderlik kavramını ortaya atan Greenleaf de buradaki ana duyguyu esas alarak hizmet etmek isteyen lider tanımını yapar.
Sosyal liderlik, farklı olma ve güçlü iletişim kurabilme sanatıdır. Sosyal liderlikte motivasyon en üstte durur. Sosyal lider önce kendini motive etmeli ve sonra bunu çevresine yaymalıdır. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde ihtiyaçlar aşağıdan yukarıya doğru fizyolojik, güvenlik, ait olma-sevme, saygı gösterme ve kendini gerçekleştirme şeklinde beş aşamada sıralanmıştır. Sosyal liderlik ise Maslow’un hiyerarşisinde sıralananların üstünde yer almaktadır.
Sosyal liderliğin bazı temel nitelikleri şöyle sıralanır: soğukkanlılık, ortak bir hedef için işbirliği yapma, samimiyet ve sadakat, yoğunlaşılan konuda kendini ve başkalarını geliştirme, aksiyona geçme ve başkalarını da geçirme, liderlik vasıflarına sahip ve özgürlükten yana olma.
Sosyal liderliğe giden yolun sosyal zekânın artırılmasından, daha etkili ve kalıcı hedeflere ulaşmayı sağlayan sihirli gücünse duygusal okuryazarlık becerisinden geçtiğini de belirtmek gerekir. Ve bu da Daniel Goleman’ın duygusal zekâ kitabında bahsettiği prensiplerle birebir uyuşur. Kızıltaş’a göre eğer iz bırakan, en iyi övgüleri alan, sosyal dönüşümün öncüsü biri olmak ve daha fazlasını istiyorsanız 360 derece düşünmelisiniz. Sosyal kavramının odağında insan = toplum düşüncesi yer alır. Buradan yola çıktığınızda tüm dünya tek bir ailedir. Her şey birbiriyle bağlantılıdır. Varoluş bir birlik ve dayanışmadır.
Kitabın son bölümünde yer alan sosyal liderlik manifestosunda temel yaklaşım şöyle özetleniyor: Farkındalık ve empatiyle dünyayı güzelleştirmek ve onu geleceğe miras bırakmak için; dünyanın iyiliği, güzelliği, değişimi ve gelişimi adına yolunuza adalet içinde devam edin. Sadece kendiniz için değil, dünya için eşitlik içinde, kalıcı, sürdürülebilir sosyal değerler yaratın. Ben değil biz deyin. Uyumlu olun ve sizinle aynı amaç için yola çıkanlara kapınız açık olsun. Kapınızı çalan herkese gülümseyin. Sorumluluk bilinci içinde davranın, hem işinizi hem de insanları sevin ve kalplerine hitap edin. İyi fikirler, iyi kalplerden çıkar; iyi zihinlerde pişer ve iyi insanlarla hayat bulur.
Bu yazı daha önce Dünya gazetesi kitap ekinde yayımlanmıştır.
Kitabı satın almak için tıklayın: https://www.humanistkitap.com/urun/360-derece-sosyal-liderlik
İlk yorum yapan siz olun